Dinleyici dostlar, size esenlik olsun.
Ön gördüğü doğruluk yolunu herkesin anlamasını ve bu yola boyun eğmesini isteyen, O’nun ile sonsuza kadar esenliğe sahip olmasını arzu eden esenlik Rabbi Tanrı’nın adı ile sizleri selamlıyoruz. Doğruluk Yolu adlı programınızı sunmak üzere bu gün tekrar sizler ile beraber olabildiğimiz için mutluyuz.
Gücü Her Şeye Yeten Kurtarıcı İsa Mesih’in öyküsünü içeren kutsal Müjde (İncil) kitabın uzun bir süredir okuyor ve inceliyoruz. Daha önce görmüş olduğumuz gibi, İsa, Tanrı kurtarır anlamına gelmektedir. Mesih, Tanrı’nın atadığı Kişi anlamına gelen Grekçe bir sözcüktür. İsa Mesih, Tanrı’nın Adem oğullarını günahın egemenliğinden kurtarmak için atamış olduğu Kişi’dir.
Ama, her şeye rağmen görmüş olduğumuz gibi, insanların çoğu İsa’nın gerçek kimliğinin farkına varmadılar. Bazıları O’nun bir peygamber olduğunu düşündüler, ama O’nun göklerden gelen ve yeryüzünde bir insan olarak görünen Tanrı’nın Sözü (Kelamullah) olduğunu anlamadılar. Baş kahinler ve Yahudilerin din bilginleri gibi kişiler ise O’nu çok kıskandılar ve sonunda O’nu bir çarmıha gerdirterek öldürdüler. Ama Tanrı tüm bu olayların gerçekleşmesini önceden planladı ve gerçekleşeceklerini önceden biliyordu. Mesih’in çarmıhtaki ölümü Tanrı’nın, uzun zaman önce peygamberleri aracılığı ile duyurmuş olduğu plan ile mükemmel bir uyum içindeydi. Son programımızda, Tanrı’nın İsa’yı üçüncü günde yaşama dirilttiğini gördük. İsa’nın dirilişi, Tanrı’nın Adem oğullarını günahın, ölüm korkusunun ve cehennem cezasının gücünden kurtarmak için İsa’nın dökülen kanı aracılığı ile yerine getirdiği tam ödemeyi kabul ettiğini kanıtlar.
İsa tekrar yaşama döndükten sonra O’nun, askerlerin ellerinde ve ayaklarında açtıkları çivi deliklerinin izlerini öğrencilerine göstererek onlara göründüğünü öğrendik. Aynı zamanda İsa’nın, Kendisinin gerçekten yaşadığını kanıtlamak için öğrencileri ile birlikte yemek yediğini de okuduk. Müjde (İncil) itabı, İsa’nın, kırk gün sonra öğrencilerine nasıl göründüğünü ve onlara Tanrı’nın Egemenliği’nden söz ettiğini anlatır. İsa bir defasında beş yüzden fazla öğrencisine aynı anda göründü. (1. Korintliler 15:6) ama tüm bunlara rağmen bu gün İsa’nın yaşadığı hakkındaki en büyük kanıt, O’nun (Kutsal Ruh’u aracılığı ile) O’na iman eden ve O’nun yetkisine boyun eğen kişilerin yüreklerinde yaşıyor olduğu gerçeğidir.
Bu gün Tanrı’nın yardımı ile Tanrı’nın Rab İsa’ya vermiş olduğu büyük yetki hakkında bilgiler alacağız ve İsa’nın nasıl öğrencilerinin gözlerinin önünde onlardan ayrılarak göğe alındığını göreceğiz. Bu günkü dersimize Matta Müjdesi’nin son bölümünü okuyarak başlıyoruz. Kutsal Yazılar şöyle der:
(Matta 28) 16 On bir öğrenci Celile’ye, İsa’nın kendilerine bildirdiği dağa gittiler. 17 İsa’yı gördükleri zaman O’na tapındılar. Ama bazıları kuşku içindeydi. 18 İsa yanlarına gelip kendilerine şunu söyledi: ‘Gökte ve yeryüzünde tüm yetki bana verildi. 19 Bu nedenle, gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’un adı ile vaftiz edin; 20 size buyurduğum her şeye uymayı onlara öğretin. İşte ben, dünyanın sonuna kadar her an sizin ile birlikteyim.’
İsa’nın öğrencilerine ne dediğini duydunuz mu? İsa, onlara şöyle dedi: “Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi. Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin.” İsa neden gökyüzündeki ve yeryüzündeki tüm yetkiye sahip olduğunu söyledi?
Musa’nın Tevratı’nda yaptığımız çalışmalar sırasında Tanrı’nın ilk insan Adem’i nasıl yarattığını gördük. Tanrı’nın Adem’e Tanrı’nın yaratmış olduğu her şey üzerinde egemenlik sürmesi için yetki verdiğini okuduk. Tanrı, Adem’in O’nun ile birlikte yaşamasını ve yine O’nun ile birlikte sonsuza kadar egemenlik sürmesini istedi. Ama Adem Tanrı’nın buyruğuna itaatsizlik ettiği ve iyilik ve kötülüğü bilme ağacının meyvesinden yediği o günde kendisine verilen bu yetki hakkını itaatsizliğine karşılık bir ceza olarak kaybetti. Adem bizim atamız olduğu ve “bulaşıcı bir hastalık hastalığı bulaştıran kişi ile sınırlı kalmadığı” (Wolof atasözü) için bizler de Tanrı ile birlikte yaşama ve egemenlik sürme ayrıcalığını (yetkisini) kaybettik. Bizler de Adem gibi hepimiz günahkarız, günahın egemenliğine doğduk, Tanrı’dan ve O’nun görkemli yüceliğinden uzağız.
Ama yine de Tanrı’ya övgüler sunuyoruz, çünkü Peygamberlerin Yazıları, Tanrı’nın, Adem oğullarına, Tanrı’ya geri dönebilecekleri ve O’nun yüceliğinde ve krallığında bir paya sahip olabilecekleri bir kapı açılması için bir plan tasarladı. Bu “Kapı”, insanları günahlarından temizlemek ve onları Tanrı’ya geri götürmek için gökyüzünden bir kurban olarak gelip Kanını döken kutsal Mesih’tir. İsa Mesih, Adem’in denendiği gibi denendi, ama İsa günah işlemedi. İsa aynı Tanrı gibi kutsal ve mükemmeldi. Tanrı, işte bu yüzden O’na “Oğlum” demekten utanmadı. Böylece İsa, yaşamını, günahı kaldıran bir kurban olarak sunduktan sonra, Tanrı O’nu ölümden diriltti, O’nu her şeyin üzerinde Rab yaptı ve O’na “gökteki ve yeryüzündeki tüm yetkiyi” verdi.
Bazılarınızın aklına belki şöyle bir soru gelebilir: “Eğer İsa her şeyin üzerinde Rab ise, o zaman dünyamız neden hala sıkıntı ve günah ile dolu?” Kutsal Yazılar bu sorunun yanıtını şu sözler ile vermektedir:
“Herkes nasıl Adem’de ölüyorsa, aynı şekilde herkes Mesih’te yaşama kavuşacak. Her biri sırası gelince dirilecek: İlk örnek olarak Mesih, sonra Mesih2in gelişinde Mesih’e ait olanlar. Bundan sonra Mesih her yönetimi, her hükümranlığı, her gücü ortadan kaldırıp egemenliği Baba Tanrı’ya teslim ettiği zaman, son gelmiş olacak.” (1. Korintliler 15:22-24) “Onların gözlerinden bütün yaşları silecek, Artık ölüm olmayacak. Artık ne yas, ne ağlayış, ne de ıstırap olacak. Çünkü önceki düzen ortadan kalkacak.” (Vahiy 21:4)
Bu ayetlerden ve Tanrı’nın Sözü’ndeki pek çok başka ayetten öğrendiğimiz şudur: Tanrı, İsa’ya, her şeyi kontrol edebilmesi ve herkesi yargılayabilmesi için tüm yetkiyi vermiştir. Ancak tüm bunlara rağmen, henüz her şeyin üzerinde tam gerçek kontrolü ele almamıştır ve dünyadaki insanları da henüz yargılamamıştır. İsa bir gün yeryüzüne geri dönecek. O geri döndüğü zaman, bu dünyanın kontrolünü tam anlamı ile eline alacak ve her şeyi tekrar yenileyecektir.
Bu nedenle, kim olursanız olun ve nerede bulunursanız bulunun, Tanrı size günahlarınızdan tövbe etmenizi, O’na dönmenizi ve Rab İsa Mesih’in ölümünü ve dirilişini temel alan kurtuluşun İyi Haberi’ne inanmanızı buyuruyor. Eğer gerçekten iman ederseniz, Tanrı, İsa’nın adında tüm günahlarınızı bağışlayacak, Kutsal Ruh’un gücü aracılığı ile gücünüzü yenileyecek ve size O’nun ile birlikte sonsuza kadar esenlik verecektir. Eğer Mesih’e iman ederseniz, O, Kutsal Ruhu aracılığı ile size gelecek ve yüreğinizde Kendi krallığını kuracaktır. İsa Mesih, dünyayı yargılamak için geri dönünceye kadar dünyayı değiştirmeyecektir. Ama O, sizi bu gün değiştirebilir! O’na, sizin yüreğinizde Krallığını kurması için izin verecek misiniz?
Sevgili dostlar, Tanrı size günahlarınızı ortadan kaldırabilen ve yeni ve temiz bir yürek verebilen bir Kurtarıcı gönderdi. Eğer dünyanın Kurtarıcısı İsa Mesih hakkındaki gerçeğe iman ederseniz, sonsuzluğu, Cennetin yüceliği içinde Tanrı ile birlikte geçirebileceğinizi bilebilirsiniz. Ama tüm bunlara rağmen, eğer Tanrı’nın göndermiş olduğu Kurtarıcıya önem vermezseniz, O, sonunda sizin Yargıcınız olacaktır! Kutsal Yazılar bu konu ile ilgili olarak şu açıklamayı yaparlar:
“Rab İsa alev alev yanan ateş içinde güçlü melekleri ile gökten gelip görünecek. Rabbimiz İsa, Tanrı’yı tanımayanları ve kendisi ile ilgili Müjde’ye uymayanları cezalandıracak. Böyleleri Rabbin varlığından ve yüce gücünden uzak kalarak sonsuza dek mahvolma cezasına çarptırılacaklar. Bütün bunlar Rabbin kendi kutsalları arasında yüceltilmek ve bütün imanlılarda hayranlık uyandırmak üzere geldiği gün olacak. Sizler ise iman edenlerdensiniz. Çünkü size ettiğimiz tanıklığa inandınız.” (2. Selanikliler 1:7-10)
Sevgili dostlar, Tanrı’nın Sözü açık ve anlaşılırdır. Bize, İsa Mesih’in çarmıhtaki ölümü ve ölümden dirilişi hakkındaki İyi Haber’e iman eden herkesin kurtulacağını söyler. Ama bu İyi Haber’e iman etmeyen herkes yargılanacaktır. İsa, günah borcunuzu sonsuza kadar silebilecek olan bir kurban olarak Kanını döktü. Ama eğer siz buna yüreğinizde iman etmiyorsanız, İsa’nın sizin için döktüğü kanının size hiç bir yararı olmayacaktır. Çünkü Kutsal Yazılar şu sözleri duyururlar:
“Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiç biri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.O’na iman eden yargılanmaz, ama iman etmeyen ise zaten yargılanmıştır. Çünkü Tanrı’nın biricik Oğlu’nun adına iman etmemiştir.” (Yuhanna 3:16, 18)
Evet, eğer İsa Mesih’in İyi Haberi’ne inanırsanız, kurtulacaksınız, ama eğer bu İyi Haber’e inanmazsanız, günahlarınızın içinde mahvolacaksınız. Tanrı’nın, Adem oğullarına göndermiş olduğu kurtuluş sözü budur. İsa, işte bu yüzden öğrencilerine şu sözler ile buyruk verdi: “Gökte ve yeryüzünde tüm yetki bana verildi. Bu nedenle gidin ve tüm ulusları öğrencilerim yapın.” (Matta 28:18, 19)
Şimdi öyküyü okumaya devam edelim. İsa ölümden dirildikten kırk gün sonra öğrencilerine göründü. Kutsal Yazılar bu konuda öyle yazar:
(Elçilerin İşleri 1) 4 Kendileri ile birlikteyken onlara şu buyruğu vermişti: ‘Yeruşalim’den ayrılmayın. Baba’nın verdiği ve benden duyduğunuz sözün gerçekleşmesini bekleyin. 5 Şöyle ki, Yahya su ile vaftiz etti, ama sizler bir kaç güne kadar Kutsal Ruh ile vaftiz edileceksiniz.’
İsa’nın ne söylediğini işittiniz mi? Daha önce (Yuhanna Müjdesi’nin 14-16. bölümleri) İsa’nın öğrencilerine şu vaatte bulunduğunu okuduk: Göklerdeki Baba, İsa’nın öğrencilerine, yüreklerinde yaşayacak olan, onları temizleyecek, yenileyecek, güçlendirecek ve tüm gerçeğe rehberlik edecek bir Avutucu, yani Kutsal Ruh’u gönderecekti. Şimdi O’nun, öğrencilerine, yakında gelecek olan Kutsal Ruh’u Yeruşalim’de kalarak beklemelerini buyurduğunu işitiyoruz. Tanrı isterse, bir sonraki dersimizde, İsa’nın öğrencilerinin yüreklerini doldurmak için Kutsal Ruh’un, aynen O’nun vaat etmiş olduğu gibi nasıl indiğini göreceğiz.
Şimdi İsa’nın nasıl öğrencilerinden ayrıldığını ve gökyüzüne alındığını okuyalım. Kutsal Yazılar şöyle diyor:
(Elçilerin İşleri 1) 6 İsa’nın elçileri bir araya geldikleri zaman, İsa’ya şunu sordular: ‘Ya Rab, İsrail’e egemenliği şimdi mi geri vereceksin?’ 7 İsa, onlara, ‘Baba’nın kendi yetkisi ile belirlemiş olduğu zamanları ve tarihleri bilmenize gerek yok’ karşılığını verdi. 8 Ama kutsal Ruh üzerinize inince güç alacaksınız. Yeruşalim’de, bütün Yahudiye ve Samiriye’de ve dünyanın dört bucağında benim tanıklarım olacaksınız.
9 İsa bunları söyledikten sonra, onların gözleri önünde yukarı alındı. Bir bulut O’nu alıp gözlerinin önünden uzaklaştırdı. 10 İsa giderken onlar gözlerini göğe dikmiş bakıyorlardı. Tam o sırada beyaz giysiler içinde iki adam yanlarında belirdi. 11 ‘Ey Celileliler, neden göğe bakıp duruyorsunuz?’ diye sordular. ‘Aranızdan göğe alınan İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir.’
Böylece İsa yaklaşık otuz üç yıl önce gelmiş olduğu yere, Babası’nın evine dönmek üzere göğe alındı. Küçük öğrenci grubunun gözleri önünde göğe alınırken öğrencilerinden ayrılışı ne kadar da görkemliydi! Hiç kuşku yoktu – son üç yıl boyunca izlemiş oldukları bu İsa gerçekten tüm peygamberlerin hakkında konuşmuş oldukları Mesih’ti. Nasıralı İsa, doğumu, yaşamı, ölümü, gömülüşü, dirilişi ve göğe alınışı ile peygamberlerin O’nun ile ilgili önceden bildirmiş oldukları her şeyi yerine getirmişti; peygamber Davut’un, Mezmurlar’da önceden bildirmiş olduğu gibi, göğe alınışını bile yerine getirmişti.
Sevgili dostlar, Rab İsa’nın bu gün nerede olduğunu biliyor musunuz? Kutsal Yazılar bu konu ile ilgili şu bilgiyi verirler: “Göğe çıkmış olan Mesih, Tanrı’nın sağındadır. Bütün melekler, yetkiler ve güçler O’na bağlı kılınmıştır.” (1.Petrus 3:22) Evet, İsa göklerdedir, tüm yaratılmış varlıkların O’na boyun eğdikleri yerde, Tanrı’nın sağındadır. Tanrı’nın tüm gerçek buyruğu altındakiler Rab İsa Mesih’e bağlı kılınmışlardır. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Tanrı tarafından dünyanın Kurtarıcısı ve Yargıcı olarak seçilmiş olan İsa Mesih’e boyun eğdiniz mi?
Biraz önce okumuş olduğumuz gibi, Rab İsa göğe alındıktan sonra iki melek, O’nun öğrencilerine göründü ve şöyle dediler: “Neden burada göğe bakıp duruyorsunuz?Aranızdan göğe alınan İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir.” Evet, İsa Mesih bir gün bulutlar içinde geri dönecektir. O’nun bu ikinci gelişi için hazır mısınız? O gün geldiğinde, herkes O’nu görecek ve herkes O’nun Tanrı’nın dünyanın Kurtarıcısı ve Yargıcı olarak atadığı Kişi olduğunu bilecek! Kutsal Yazılar bu konu hakkında şu duyuruyu yaparlar:
(Filipeliler 2) 5 Mesih İsa’daki düşünce sizde de olsun. 6 Mesih Tanrı özüne sahip olduğu halde, Tanrı ile eşitliği sımsıkı sarılacak bir hak saymadı. 7-8 Ama kul özünü alıp insan benzeyişinde doğarak ululuğunu bir yana bıraktı. İnsan biçimine bürünmüş olarak ölüme, çarmıh üzerinde ölüme bile boyun eğip kendini alçalttı. 9 Bunun için de Tanrı O’nu pek çok yükseltti ve O’na her adın üstünde olan adı bağışladı. 10-11 Öyle ki, İsa’nın adı anıldığı zaman gökteki, yerdeki, ve yer altındakilerin hepsi diz çöksün ve her dil Baba Tanrı’nın yüceltilmesi için İsa Mesih’in Rab olduğunu açıkça söylesin.
Sevgili dostlar, bu günkü programımıza burada son vermemiz gerekiyor. Ama bir sonraki yayınımızda bize tekrar katılacağınızı umuyoruz. Bu programda size, İsa Mesih’i Rableri ve Kurtarıcıları olarak kabul eden herkesin yüreğinde yaşaması için, Tanrı’nın, Kutsal Ruh’u nasıl gönderdiğini keşfetmeniz için yardımcı olacağız.
Siz, iki meleğin öğrencilere söylediği şu sözleri hatırlarken, Tanrı sizi bereketlesin.
“Aranızdan göğe alınan İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir.” (Elçilerin İşleri 1:11)